Erzincan Belgeliği ve Ders Belgeliği, Erzincan Belgeliği Müzesi olarak daha farklı bir platformda yaşamayı hedefliyor.
Bilmeyenler için proje aşamasındaki Erzincan Belgeliği Müzesi’nden sizlere bahsetmek isterim. Müzemizin yerleşkesi Erzincan’ın SELÜKE köyünde olacak. Selüke köyünün geleneksel yapısını koruyarak, örnek bir köy olmasına katkı verecek, kendisini klasik bir müze olarak sınırlamayacak, o bölgede yaşayan insanlara olanaklar sağlayacak, eğitim verecek, bünyesinde kuracağı atölyelerle, enstitüleriyle, sanat eğitimine katkı üretmeyi amaçlayacaktır.
Müze, tarım yapılmayan 60 dönüm arazi üzerinde kurulacak. Bölgenin bitki örtüsü ve ağaç çeşitliliği dikkate alınarak arboretum oluşturulacak. Arboretum için “ders BELGELİĞİ Mezunları” çalışacak. Bölgenin yerli fidanlarını üretecek, ücretsiz dağıtılacak.
Resim, desen, heykel, metal, seramik, tekstil atolyeleri kurulacak. Üniversitelerin sanat alanında eğitim gören başarılı öğrenciler, bu atölyelerde çalışabilecek. Yurt içinden ve yurt dışından davetli sanatçılarla ve sanat eğitimcileriyle birlikte çalışma ortamları sağlanacak. Bölgenin yetenekli öğrencileri için özel çalışma programları yapılacak.
Erzincan Belgeliği Araştırmalar Enstitüsü ve Sanat Eğitimi Araştırmalar Enstitüsü kurulacak.
Erzincan Belgeliği Müzesi’ne giden yolda, işin teknik yönüne ilişkin eksikliklerimizi tamamlamak için, çalışmalarımız yoğun olarak devam etmekte. Bu çalışmalarımızı desteklemek, eksik bilgilerimizi tamamlamak ve merak ettiğimiz şeyleri öğrenmek için “ders BELGELİĞİ Çalışma Grubu” olarak, hocamız Avni Öztopçu’nun üniversitedeki bölümünden arkadaşı olan Fethiye Erbay ile bir söyleşi yapmayı planladık. Hocamızın önceden Fethiye Erbay hocaya, bizlerin kendisini ziyaret edeceğimizi bildirmesi ile ben ve Aslıhan Mumcu, Fethiye hoca ile telefonla görüşüp bir randevu planladık. Fethiye hocanın söyleşi günü İstanbul Üniversitesi’nde dersi olduğundan söyleşiyi de burada yaptık. Onun müzecilik konusunda oldukça yetkin olduğunu, Avni hocanın anlatması ile biliyorduk ancak söyleşimizin nasıl geçeceği ile ilgili hiçbir fikrimiz yoktu. Söyleşiye ben, Aslıhan Mumcu, Selin Yağmur Sönmez, Aras Yazıcı, Şeyma Temiz ve Hamide Aydın katıldık. Söyleşinin nasıl olacağı ile ilgili bir önyargı oluşturmamaya çalışıyordum, kendi adıma tamamen oluruna bırakmıştım. Hocamız nasıl biriydi, gergin miydi, sorularımıza bizi doyurucu yanıtlar verecek miydi, bizi nasıl karşılayacaktı? vs gibi kafamızda sorular vardı. Neyse ki hiçbir sorun yaşamadan çok doyurucu bir söyleşi gerçekleştirdik.
Fethiye hocamız bilgi vermede oldukça cömertti, ben bir hukukçu olarak bunun çok farkındayım. Bunun için ona özellikle çok teşekkür ediyorum. Söyleşide sadece müzecilik konusu değil hocamızın başarılı, cesaretli ve kararlı akademik serüvenini de öğrendik ve bunun için de onu buradan alkışlıyorum.
Söyleşi başlangıcında, birlikte gittiğimiz arkadaşımız Selin, “ders BELGELİĞİ” ve “Erzincan Belgeliği”nin kısa bir tanıtımını yaptı. Ben de bir müze kuracak olsak nelerle karşılaşacağız , önümüze nasıl sorunlar çıkabilir, bunları nasıl aşabiliriz? gibi sorular sordum. Hocamız da sağolsun, lafı gezdirmeden, diyaloğu zorlaştırmadan, olabildiğince açık cevaplar verdi ve pratik önerilerde bulundu. Müzemizi kurduğumuzda onun verdiği bilgilerin çok yol gösterici olacağına eminim. Katkısı çok kıymetli.
Söyleşi sırasında görüntü ve ses kaydı aldık. Hocamız bizim için bir dersliği belirlemişti ve hiçbir karmaşa yaşanmadı. Sıcak güzel bir sohbet oldu. Hocamızdan taktir ve ilgi gördük bu da bize iyi geldi.
Hocamızın müzecilik serüveni otuz yıl geriye gidiyor. Yüksek lisansını müzecilik üzerine yapıyor. O dönemde Türkiye’de bu konu ile ilgili hiçbir kaynağın olmadığını anlatıyor, hatta bunalıp bırakmayı bile düşündüğünü ancak hocalarının cesaretlendirmesi ile devam ettiğini söylüyor. Kaynakların tamamına yakınını yurtdışından temin ediyor. Bu konuda yetkinleştikçe konferanslara katılıyor, sunumlar yapıyor. Başlarda yeni fikir ve bilgilerin yerleşik kalıpları zorladığını ve olumsuz tepkiler aldığını söylüyor. Ancak süreç içinde çağdaş müzeciliği yerleşik kurumlar da kavramaya başlıyorlar. Hocamız 12 ülkede 120 müzede inceleme yapıyor .Yıldız Teknik Üniversitesinde 29 yıl hocalık yapmış. İstanbul Üniversitesinin 12 müze kurma projesini gerçekleştirmek üzere bu üniversiteye davet ediliyor ve burada şu an 4 müzenin kurulmasını sağlıyor. Yine birçok üniversitede derslere giriyor, eğitimlere katılıyor ve müzelerin kurulması ve sanat yönetimi alanında resmi ve özel bir çok kuruma bilgi akışını sağlıyor.
Hocamız sanat yönetimi işletme ve tarih bölümlerinde lisans ,lisans üstü ve doktora eğitimleri almış çok renkli , çok dinamik ve alanına hakim bir uzman. Müzeciliğin bir çok disiplini içinde barındırdığından ve bir çok disiplinin de artık sanatla birlikte çalıştığını anlatıyor. Klasik sistemin arkada kaldığını bu anlamda Erzincan belgeliği müze projesinin çağdaş müzecilik fikrini taşıdığını söylüyor. Özellikle Erzincan Belgeliği Müzesinin Sanat Enstitüleri kurma düşüncesinin çok yerinde olduğunu ve bu konuda Türkiye’de eksiklik olduğunu söylüyor.
Müzecilik hakkında bilgi almak ve sevgili hocamız Fethiye Erbay hocamızı tanımak istiyorsanız söyleşimizi izlemenizi öneririz.
Teşekkürler Fethiye Erbay hocamız
Düzenleyen
Aslıhan Mumcu
Yazar
Son Yazıları
- Doğa4 Kasım 2018İyiye Güzele Dair Bir Çabadır “ders BELGELİĞİ”
- Sanat17 Ekim 2018Düşünceler Mekanları Şüphesiz Ki Aşar
- Eğitim2 Ağustos 2018Erzincan Belgeliği Müze Projesini Anlamak
- Eğitim26 Temmuz 2018Erzincan Belgeliği Müzesi Hayal Olmasın!
İlk yorum yapan siz olun