İyiye Güzele Dair Bir Çabadır "ders BELGELİĞİ"

“Antik sanat hakikatin yalınlığın sanatıdır, onu öğrenmek imkansızdır” der Rodin. Yaşam, doğa, büyük gölgeler ve olabilecek en büyük planlar; işte antik sanat! der.Rodin, Antik sanata bu kadar hayranken yine de başa doğayı koyar. Antik sanat doğanın içinden çıkmıştır, der. Bu insanlar doğa karşısında o denli güçlüydüler ki onunla işbirliği yaparak yeni varlıklar, silik hayaletler değil, yaşayan varlıklar yaratıyorlardı; yaşamak zorunda kaldıkları son derece zor fiziksel koşullara rağmen.

“ders BELGELİĞİ” de, hemen tüm oluşumundan beri, sanat eğitiminin önüne doğayı koymuştur. Sanat buradan çıkacaktır. Bu bağlamda “ders BELGELİĞİ” içinden çıkan Belgelik Ağaçları öğrencileri de; tohumdan fideye, fideden fidana ve ağaca doğru, doğa ile etkileşim içinde olup etkindirler. Doğaya yakın olmak onunla etkileşim içinde olmak, onun içinden üretimde bulunmak, onların yaşam perspektiflerini kurmalarında ve sanat icralarında mutlaka güçlü kazanımlar yaratacaktır.

13 Haziran 2017 tarihinde Gökhan Özdemir’le yapılan söyleşinin tamamı.

Bu öğrencilerden biri de, uzun yıllardır öğretmen olarak görev yapan Gökhan Özdemir. Gökhan, 13 Haziran 2017 tarihinde, ders BELGELİĞİ’nin fidan dağıtım etkinliğinden haberdar olup okulumuza geldi. Bu jesti ile eski bir Belgelik Ağaçları öğrencisi olarak, ders BELGELİĞİ’nin uzun yıllardır devam eden çabasına verdiği kıymeti bize göstermiş oldu. Ayrıca kendisi de uzun yıllardır bu çabayı dışarıda devam ettiriyor ve öğrencilerine aktarıyor.

Marmara Üniversitesi kampüsünde yaptığımız söyleşide ağaç, çevre ve doğa üzerine konuştuk. Kendisi, annesinin her zaman balkonu ya da bahçesinde bir sarmaşığı olduğunu ve eğer küçük de olsa bir toprak parçası varsa, mutlaka buraya bir düzenleme yaptığını anlattı. Aslında hiç de yabancı değildi ağaca, toprağa, tohuma… Memleketi de böyle bir zenginliği barındırıyordu.

Üniversitede okurken Belgelik Ağaçları’nın çalışmalarını ve bunun etrafında kümelenen öğrencileri gördüğünde şaşırdığını ve etkilendiğini söylüyor. “Orada kendimden bir parça vardı” diyor. Bu parçanın bilinç düzeyine çıkmasında Belgelik Ağaçları’nın önemli katkısından bahsediyor. Doğa sevgisi, doğa ile işbirliği, ağacın önemi gibi konuların önemini daha iyi kavradığını söylüyor.

Fidan geliştirme, onu doğaya katma, büyütme ve koruma, bu eylemlilik içinde sanat öğrencisi olma, ders BELGELİĞİ’nin uzun yıllar süren bu ısrarlı çabası ve duruşu, öğrencilerin bu bilinç ile mezun olması üzerine konuştuk Gökhan Özdemir’le .

Gökhan, Belgelik Ağaçları’nın bu çabasını bir umut olarak görüyor. İyiye, güzele ve olması gerekene dair bu çabanın ısrarlı olması, vazgeçilmemesi, inat edilmesi, onun bu umudu taşımasına neden oluyor. Ben de onun ve onun şahsında bu çabayı sürdüren mezunlarımızın ders BELGELİĞİ’nin ısrarını dışarıda sürdürmesini çok kıymetli buluyorum.

Güzel söyleşimiz ve Belgelik Ağaçları’nı ziyareti için Gökhan’a teşekkür ediyorum.